2016-2017 Sezonu Resmi Rekolte Tahmini

dsc_04662016-17 sezonu zeytin ve zeytinyağı resmi rekolte tahmini açıklandı. Buna göre zeytinyağında bu sezon   177 bin  ton zeytinyağı rekoltesi beklenirken, sofralık zeytinde rekolte tahmini   432 bin ton olarak belirlendi.
Zeytin zeytinyağında 2016-17 sezonu resmi rekolte tahmini İzmir Ticaret Borsası Meclis salonunda düzenlenen basın toplantısı ile açıklandı. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) koordinatörlüğünde, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile birlikte yürütülen çalışmalar sonucunda hazırlanan rapor, UZZK Başkanı Ümmühan Tibet tarafından kamuoyuna duyuruldu.
Rapora göre bu sezon zeytinyağında geçen yıla göre yüzde 13 artışla 177 bin 365 ton, sofralık zeytinde ise yüzde 8 artışla 432 bin 976  ton rekolte gerçekleşeceği resmi tahmin raporunda yer aldı…
Zeytinyağında 40 bin tonluk devreden stok ile birlikte 211 bin ton zeytinyağı elde edilmiş olacağı vurgulandı.
Rekolte Tahmin  Raporunda şu bilgiler yer aldı:
2016/2017 sezonunda Türkiye Genelinde Toplam; 144.384.666 adet meyve veren (geçen yıla göre -936.694 adet yani -% 0,55 azalma), 26.895.736 adet meyve vermeyen (geçen yıla göre +4.369.469 adet yani +%2,5 artış) ağaç mevcut olup, ağaç başına ortalama 11 Kg zeytin verimi ( geçen yıla göre ağaç başına 3 kg yani +%27 verim artışı) ile 1.535.055 ton zeytin danesi alınacağı (geçen yıla göre +360.000 ton yani +%21 artış), bunun 432.976 ton’ unun sofralık zeytine (geçen yıla göre 35.000 ton, yani +%8 artış),  1.102.080 ton’unun yağlığa (geçen yıla göre +327.000. ton yani +%29 artış) ayrılacağı, bundan da ortalama 1/6,2 randıman ile 177.365 (geçen yıla göre +23.000 ton yani +%13 artış) ton zeytinyağı elde edileceği, tahmin edilmiştir.
Geçtiğimiz iş yılında, önceleri fiyatların yükseleceği beklentisi ve daha sonra içinde bulunduğumuz coğrafyadaki ateş çemberinin ülkemize doğru daralması, terör belasının şiddetini arttırması gibi nedenlerle iç talebin düşmesi doğrultusunda devreden zeytinyağı stoğumuzun yaklaşık 40.000 ton seviyesinde olduğu tahmin edilmektedir. Bu durumda, devreden stok ile birlikte 2016 – 2017 iş yılı toplam zeytinyağı miktarının 217.000 ton olduğu görülmektedir.
Sektörümüz, son  10 yıldan beri periyodisite kavramını unutmuş, hemen hemen her yıl, var yılı gibi iç tüketim ile markalı ambalajlı zeytinyağı ihracatını karşılayabilecek kapasiteye ulaşmıştır. Bu konuda GTH Bakanlığımız ile birlikte koyduğumuz dünya ikinciliği hedefine ulaşmamız konusunda önümüzde önemli bir engel yoktur. Ancak yıllardan beri biriken sorunların çözümünü sağlamak maalesef çok da kolay olamıyor. Tarladan sofraya değer zinciri içindeki halkaların her birinin sağlam olması, sektör dinamiklerinin sürdürülebilir, dünya ile rekabet edilebilir yapıya kavuşturulmasında en temel unsurdur. Bu yapıya kavuşabilmek için bütüncül bir yaklaşımla sorunları analiz ederek çözümleri bulmamız ve uygulamamız gerekmektedir.
Piyasa fiyatlarının bölgelere göre değişmekle birlikte kampanya başında düzenli olarak yükselmeye başlamış ve bu yükselme Şubat ayı ortalarına kadar  yüksek fiyatların devam ettiği gözlenmiştir. Ancak özellikle ilkbahar ve yaz aylarındaki terör saldırıları, bölgemizin içinde bulunduğu ateş çemberi  tüketimi de olumsuz etkilemiş ve arzın talepten yüksek olmasının da etkisiyle fiyatlarda gevşeme ve gerileme başlamıştır. İçinde bulunduğumuz günlerde piyasa fiyatlarının geçtiğimiz yılın  aynı dönemi ile kıyaslandığında yaklaşık %20 gerileme olduğu gözlemlenmektedir. Ancak sektörde fiyat dalgalanmalarının üretici ve tüketici üzerinde negatif etki yaptığı, markalı, ambalajlı market satışlarının %25-30’lara varan oranlarda düştüğü buna karşın merdiven altı satışlarda patlama olduğu, taklit ve tağşişin tavan yaptığı da yaşanan bir gerçektir. Tüm bu gerçekler göz önünde bulundurularak piyasa hareketlerinin dengeli gitmesi, hem üretici ve hem de tüketicinin korunması sektörümüzün sürdürülebilirliği açısından son derece önemlidir. Bu bakımdan AB’de olduğu gibi piyasa müdahale sisteminin kurulması, vadeli işlemler borsasına benzer veya lisanslı depoculuk gibi sistemlerin çalışmasının sağlanması gerekmektedir.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 4 Ağustos 2016 tarih ve 29791 sayılı resmi gazetede yayınlanan  Bitkisel Üretime Destekleme Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ’de zeytin üreticisine, ÇKS kayıtlarında belirtilen alan dikkate alınarak 11 TL/da mazot ve gübre ödemesi desteği, 50 TL/da İyi Tarım Uygulaması (İTU) desteği, 100 TL/da Organik Tarım Desteği, 80 krş/kg Zeytinyağı fark ödemesi desteği olarak belirlemiştir.
Yine aynı tebliğde Geleneksel Zeytin bahçelerinin rehabilitasyonu desteği yayınlanmıştır. Buna göre geleneksel zeytin bahçesi alanının en az 1/5’inde gençleştirme budaması yapacağını tespit ettiren ve 15/10/2016 ve 31/03/2017 tarihleri arasında gençleştirme budaması yapan çiftçilere budanan alan üzerinden 100 TL/da destekleme ödemesi yapacağı belirtilmiştir. Gençleştirme desteği için  çiftçiler bu desteğin nasıl uygulanacağına dair bilgileri İl ve İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleri’ne başvurdukları bilgileri alınmıştır.
Bu çerçeveden baktığımızda temel sorunlarımızı kısaca ;
-Çok yüksek olan kayıtdışılığın mümkün olduğunca azaltılması,
-Piyasadaki arz talep dengesini sağlıyacak, fiyat dalgalanmalarını en aza indirecek, hem üreticimizin  ve hem de tüketicimizin korunmasını sağlıyacak mekanizmaların kurulması,
-İç tüketimin arttırılarak sektörün büyümesinin ve sürdürülebilirliğinin sağlanması,
-Kaliteli üretim arzının sağlanması ve tüketiciye ulaştırılabilmesi,
-Uluslararası pazarlarda Türk zeytin ve zeytinyağı algısının yaratılması ve sürekliliğinin sağlanması,
-Uluslararası pazarlarda ihracatçımızın rekabet kabiliyetini koruyacak gerçekçi ihracat destekleme politikalarımızın oluşturulması,
-Taklit ve tağşişli ürünlerin hem markalı ambalajlı ve hem de kayıt dışı üretimde etkin bir şekilde  denetlenmesi ile üretici, tüketici ve dürüst Sanayici-Tüccarın korunması,
-Zeytin alanlarında maden aramalarına imkan tanıyan ve Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılmasına dair Kanun’da yapılmak istenilen değişiklik taleplerinin ardı arkasının kesilmemesi, (Halen Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğünün hazırladığı torba yasaya yine değişiklikler yerleştirilmiş ve hatta bir adım ileriye gidilerek ağaç başına 200 TL verilince ağaçların katledilmesinin önü açılmak istenmektedir. Böyle bir değişikliğin yasalaşması sektörümüzün intiharı anlamına gelir. Umudumuz artık bu tür geleceğimize yönelik taleplerin son bulması yönündedir.)
Son 10 yıldan beri Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın destekleri ile  dikilen ağaç miktarı ile ülkemiz, İspanya’dan sonra dünyanın en büyük ikinci ülke konumuna ulaşmıştır. Önümüzdeki yıllarda ağaç sayımıza göre rekoltemizde  de çok daha fazla artış olacağını ve üretim miktarı ile de hedef koyduğumuz dünya ikinciliğini yakalayacağımıza inanıyoruz. Tabii ki bu üretim miktarına ulaştığımızda yukarıda saydığımız yapısal sorunların da çözülmüş olması gerekmektedir.
Hayat boyu başarılarınızın bir zeytin ağacı kadar köklü ve sağlam, mutluluklarınızın yeni filizlenen yemyeşil bir zeytin dalı gibi sürekli, yaşamınızın zeytinyağı ile daha sağlıklı ve güzel olmasını, Yeni iş yılımızın sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz.
Ümmühan TİBET-UZZK Yönetim Kurulu Adına”