‘Zeytin ağaçları ranta kurban edilmesin’

Ziraat Mühendisleri Odası Manisa Şubesi, zeytincilik sektörünün ve kamuoyunun tepkisine neden olan  “Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında 3573 sayılı Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”na ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

Ziraat Mühendisleri Odası Manisa Şube Başkanı İbrahim Derman ve Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı imzasıyla yapılan ortak açıklamada, sözkonusu tasarıyla zeytinliklerin kayba uğrayacağı vurgulandı.

Her iki kurumun ortak açıklaması şu şekilde:

 ZEYTİN AĞACI RANTA KURBAN EDİLMESİN!

Zeytin kutsal kitaplarda adı geçen, barışın ve kardeşliğin simgesi olmuş eşsiz bir bitkidir.

Ege ve Akdeniz bölgelerimizin dağlarında, ovalarında yüzlerce yıl doğaya ve insanoğlunun saldırılarına meydan okuyarak ayakta kalmayı başarabilmiştir. Zeytinin doğumu belli, ölüm yaşı ise belirsizdir. İlimizde yaşı”yüzlercece yıl” olan ağaçlar mevcuttur.

Zeytin insan sağlığı açısından vazgeçilmez bir gıda kaynağıdır. Yapılan bilimsel araştırmalar zeytinin sağlıktaki önemini her geçen gün biraz daha açığa çıkarmaktadır. Refah seviyesi yükselen toplumlarda zeytinyağının tüketimi artmaktadır. Özellikle alternatif yağlık bitkilerdeki GDO’lu üretim, zeytinyağına olan talebi gelecekte daha da yükseltecektir.

Zeytin sahalarının son yıllarda ciddi oranlarda artmasının nedenleri;tütün ve pamuk üretimindeki sorunlar, hazine arazilerinin satılması, orman sahası dışarısına taşınarak tarıma açık hale getirilen alanlara kurulan tesislerdir.Ancak ülkemizde zeytinlik tesis edilebilecek ekolojisi  uygun alanlar sınırsız değildir. Çünkü zeytin iklim seçiciliği yüksek olan bitkilerdendir. Bu nedenle zeytin üretimi yapılabilen sahaların değeri iyi bilinmelidir.

Türkiye,805.000 ha Zeytinlik alanı 167 milyon ağaç sayısı 1.820 bin ton zeytin üretimi 295 milyon dolar ihracatıyla Dünyada İspanya, İtalya, Yunanistan, Tunus, Fas ve Suriye gibi ülkelerle Zeytincilik alanında yarış halindedir.

Zeytin ve zeytinyağı üretimine bu denli önem verilen ve dünyada söz sahibi olan ülkemizde zeytinlikleri koruyan bir mevzuatımız bulunmaktadır; Cumhuriyetimizin ilk yıllarında 26.01.1939 tarihinde çıkarılan 3573 sayılı “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun” ile zeytinlik alanlarımız devlet güvencesine alınmıştır.

Kanuna göre zeytincilik sahaları daraltılamaz. Zeytin sahalarına en az bir kilometre yakınlıkta koyun ve keçi ağılı yapılması ve bu alanlara her çeşit hayvan sokulması yasaktır. Ayrıca, zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin bitkisel gelişimine ve üremesine engel olacak kimyevi atık, toz ve duman bırakan tesis yapılamaz ve işletilemez.

Buna karşın 16 Haziran 2014 tarihinde Başbakanlıktan TBMM’ye gönderilen “Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”, zeytinliklerin rant odaklı faaliyetlere açılabileceği yönünde hükümler içermektedir.

Tasarıda yer alan “zeytinlik saha” tanımlaması ile 25 dekardan küçük sahalar artık “zeytinlik saha” sayılmayacaktır. (Oysa AB’nin konuyla ilgili 2366/98 EC mevzuatında 1 dekarın üzerindeki alanlar “zeytin yetiştirilen parsel” olarak tanımlanırken, “zeytin ağaçları ile kaplı alanlar” ise asgari olarak 100 metrekare olarak boyutlandırılmaktadır).

Ülkemizdeki zeytin bahçelerinin ortalama büyüklüğünün 12 dekar olduğu dikkate alındığında, zeytinlik sahalarınyarıdan fazlası kanunun koruyuculuğunun dışına çıkarılmış olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır.

Kanunda zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 km mesafede zeytinyağı fabrikası kurulmasına izin verilir, zeytinliklere zarar verecek kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamasına ve işletilmesine izin verilmezken, tasarıda zeytinyağı fabrikası kurulması ile ilgili imtiyaz kaldırılmış, buna karşın yeni oluşturulacak Zeytinlik Sahaları Koruma Kurulu’nun uygun görmesi şartıyla jeotermal kaynaklı teknolojik sera yatırımları, ilgili bakanlıkça kamu yararı kararı alınmış madencilik faaliyetleri, elektrik üretimine yönelik yatırımlar, petrol ve doğalgaz arama ve işletme faaliyetleri, savunmaya yönelik stratejik ihtiyaçlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, kamu yararı gözetilerek yol altyapı ve üstyapısı faaliyetlerinde bulunulacak yatırımlar için zeytinlik sahalarda yatırım yapılmasına Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından izin verilebilecektir.
Toplam 9 üyeden 7’sinin kamu görevlilerinden oluşması ve 5 üyenin aynı yöndeki oyu ile kararların alınacak olması zeytinlik alanların sağlıklı bir şekilde korunacağı yönünde endişelere yolaçmaktadır.

Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu çerçevesinde oluşturulan İl Toprak Koruma Kurullarının kritik konularda genellikle Ziraat Mühendisleri Odası ve TEMA temsilcilerinin itirazlarına karşın oy çokluğu ile karar alması bu kaygımızı kuvvetlendirmektedir..

Kaygımız; İlimizde ve bölgemizde sayıları hızla artan, çevreyi olumsuz etkileme riski apaçık ortada olan nikel ve altın madenlerinin yanısıra enerji amaçlı jeotermal kuyularının bu yasada yapılacak değişiklikle tüm tarım alanlarımızı tehdit etmesidir.

Yeraltı zenginliklerimizin değerlendirilmesi, dışarıya bağımlı olduğumuz enerjinin ülkemizde daha fazla üretilmesi karşı durulamaz gerçeklerdendir.

Ancak unutulmaması gereken çok önemli bir gerçek daha vardır; İnsanoğlu beslenmek zorundadır. Bugün ruhsat verdiğiniz madenler, kuyular, ülkemizin üzerinde 12 ay üretim yapılan topraklarını tehdit etmektedir. İşte bu nedenle TBMM, İktidar Partisi AKP ve özellikle bölge milletvekillerimize sesleniyoruz;

Yasa tasarısını geri çekin, Gediz, Bakır çay ve Menderes havzalarını tarımsal koruma alanı ilan ederek gıda geleceğimizi güvence altına alın. Halkımıza saygı ile duyurulur.

 

Abidin TATLI                                                                      İbrahim DEMRAN

Zeytin Dostu Derneği Başkanı                                                Ziraat Mühendisleri Odası

Manisa Şube Başkanı

Zeytincilik sektörü için tehlike sürüyor

Zeytinlik sahaların enerji ve sanayi yatırımlarına açılmasına imkan tanıyan yasa tasarısı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin çalışmalarına 20 Temmuz’a kadar devam etme kararı almasıyla tekrar masada… Tasarının yarın (08 Temmuz) alt komisyonda görüşülecek olması zeytincilik sektörünü teyakkuza geçirdi. Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı, “Tasarının alt komisyona devredilmesinin ardından, Meclis’in 1 Temmuz’da tatile girmesiyle rahatladığımızı düşünmüştük. Yalnızca iki hafta sürdü. Tehlike kapımızda” diyerek kamuoyunu uyardı. Tatlı, düzenlemenin AB politikamıza da aykırı olduğunu vurguladı.

‘Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’ Enerji Bakanlığı tarafından hazırlanarak, Başbakanlık tarafından TBMM’ye göndermişti. Meclis’e gelen tasarı, 25 Haziran’da tekrar görüşülmek üzere alt komisyona devredilmişti.  TBMM’nin 1 Temmuz’da tatile girme beklentisiyle rahat bir nefes alan zeytincilik sektörü, Meclis’in 20 Temmuz’a kadar çalışmalarını sürdürme kararı almasıyla yeniden kabus görmeye başladı. Zeytin bahçelerini enerji yatırımlarına açan tasarı, yarın devredildiği alt komisyonda görüşülecek. Ardından 10 gün içinde alt komisyon kararını verebilecek.

ZEYTİNCİLİĞE AĞIR DARBE

Tasarının zeytincilik sektörünün talepleri bir yana görüşü bile alınmaksızın tamamen maden lobisinin girişimleri ile hazırlanmış bir düzenleme olduğuna işaret eden Zeytindostu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abidin Tatlı,  zeytin ve zeytinyağında ülkemizin büyük hedefler belirlediğini, ancak tasarının yasalaşması halinde zeytinliklerin büyük oranda kayba uğramasının kaçınılmaz olduğunu vurguladı.

Uzun vadeli düşünüldüğünde hiçbir madenin getirisinin zeytinlikler kadar uzun ömürlü olmayacağını dile getiren Tatlı, “Son 2 yıllık ortalamaya göre, zeytinyağı üretimimiz 165 bin ton olup bu üretimin değeri yaklaşık 600 milyon dolardır. 2023 de bu değer yaklaşık 700 bin ton zeytinyağı için yaklaşık 3 milyar dolar olacaktır. Son 2 yıllık ortalamaya göre, sofralık zeytin üretimimiz yaklaşık 450 bin ton olup bu üretimin değeri yaklaşık 900 milyon dolardır. 2023 de bu değer yaklaşık 3,5 milyar dolardır. Bu ekonomik getiriler birkaç yıl veya 15-20 yıllık bir süre ile sınırlı değildir. Zeytin ağacı Anadolu’ da 6 bin yıldır insanoğlunun, geçim, beslenme, sağlık ve güzellik kaynağı olarak görevini sürdürmektedir. Dünya var oldukça da insanlığa ve çevreye hizmete devam edecektir. Bu yönüyle yeryüzünde hiçbir madenin getirisi zeytin ağacının toplam getirisi kadar olamaz” diye konuştu.

İSPANYA ÖRNEĞİ

Dünyanın en büyük zeytin üreticisi olan İspanya’da uçsuz bucaksız zeytinliklerin hiçbir surette madencilik veya sanayi tehdidi altında olmadığına işaret eden Tatlı, “Ülkede zeytinliklerde; başta maden olmak üzere kimyasalların kısıtlanması ile zeytin ağacı, yaban hayvanları özellikle tavşan ve keklikler için adeta doğal bir barınak haline dönüşmektedir” dedi.

SEKTÖRE KULAK VERİLMEDİ

Zeytinin stratejik bir ürün olduğunun altını çizen Tatlı, “Alt komisyonda yapılan ve zeytinciliğimizi doğrudan ilgilendiren Zeytincilik Yasası’nda değişiklik yapılıyor olmasına rağmen; görüşmelerde,  hiçbir sektörel kurum ve kuruluşun bilgi ve görüşüne başvurulmamıştır.  Bugüne kadar zeytincilik yasasında yapılmak istenen değişiklik girişimlerine sektör başta olmak üzere bilim dünyası da karşı çıkmıştır. Zeytinci yörelerdeki bütün siyasi partiler, ortak bildiri ile Zeytincilik Yasasında değişiklik yapılmaması istemini TBMM’ne başvurusu ile bildirmiştir. Zeytinci bölgeler ve Ülkemizin diğer yörelerinde yaşayan 100 bini aşkın kişinin imzalı dilekçesinin TBMM Başkanlığına verilmiş olması da bu konudaki toplumsal hassasiyetin en yakın örneğini göstermektedir” diyerek açıklamasını sürdürdü.

AB POLİTİKAMIZA AYKIRI

Yarın alt komisyonda görüşülecek tasarının, zeytincilik alanında Avrupa Birliği politikamıza da aykırı olduğunu öne süren Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı şunları söyledi:

AB Zeytin ve Zeytinyağı Mevzuatı’nın tüm içeriği incelendiğinde ülkemizdeki zeytin ağacı sayımızın AB’ ye giriş sürecine kadar mümkün olan en üst sayıda arttırılmasının icap ettiği ulusal menfaatlerimiz açısından önemlidir. AB ulusal garantilenmiş miktara konu olan zeytinyağı miktarını ve bu oranda yardımlarını belirli sayıda ağaca ve bunlardan elde edilen ürüne vermektedir. Bu anlamda AB Üyeliğimiz gerçekleşinceye kadar geçen sürede mevcut ağaç sayımız ulusal garanti miktarı ve üretim yardımlarına esas tutarları oluşturacaktır. Dolayısıyla nedeni ne olursa olsun zeytin ağaçlarının kesilmesine, alanlarının daraltılmasına neden olabilecek bu tür teklifler ya da girişimler ne ulusal menfaatlerimiz ne de AB politikamız ile bağdaşmayacaktır.

ZEYTİNLİKLERİ TEHDİT EDEN O MADDE!

Mevcut yasada ilgili madde; “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Bu alanlarda yapılacak zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal sanayi işletmeleri yapımı ve işletilmesi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın iznine bağlıdır” şeklindeyken, alt komisyonda görüşülecek tasarıda ise enerji ve maden işletmeleri, doğal gaz, petrol işletmeleri gibi kimyevi madde salınımı yapan tesislerin kurulmasının önü açılıyor.

Zeytindostu’ndan UZZK’ya ziyaret

Zeytincilik sektöründe bir zamanların iki zıt kutbu Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) ile Zeytindostu Derneği bir araya geldi. Ziyarete damga vuran fotoğraf ise her iki kurumun başkanlarının verdiği selfie (özçekim) pozu oldu.  

Zeytindostu Derneği ve Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi’nin yeni göreve gelen başkanları Konsey’in İzmir Tepekule’deki merkezinde bir araya geldiler. İki kurumun temsilcileri arasında dostane mesajlar dikkat çekti.

Büyük buluşmada, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Ümmühan Tibet, Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı, Dernek Yönetim Kurulu üyeleri Hüseyin Bozkurt, Serdar Öçten Ünsal ve Ege Orman Vakfı Zeytin ve Zeytinyağı Ürünleri Genel Müdür Yardımcısı Dudu Gönül Tolun hazır bulundu.

Zeytincilik sektöründeki derin görüş ve politika ayrılıklarını bilenler için tarihi sayılabilecek görüşmeye damga vuran ve kutuplaşmanın geride kaldığını anlatan kare her iki başkanı modaya uyarak verdiği “Selfie” (Özçekim) pozuydu. Bir zamanlar selfie bir yana aynı etkinlikte bile bulunmamaya özen gösteren iki kurum başkanları ayrıca ortak projelerde yer almaya prensipte “Evet” dediler.

KARŞILIKLI DESTEK MESAJLARI

Zeytindostu Dernek Başkanı, Ümmühan Tibet’i başkanlık görevinden ötürü tevrik ederken, UZZK Başkanı Tibet de, Tatlı’ya başarı diledi.

Sektörün artık birlikte hareket etme zamanının geldiğine işaret eden Tibet, Zeytindostu Derneği’nin halihazırda konseyin üyesi olduğuna atıfta bulunarak birlikte proje yürütme konusunda istekli olduklarını vurguladı. Sektörün bölünmüşlükten zarar gördüğünü dile getiren Tibet, “Savaştan çıkmış gibiyim” diyerek gelinen noktanın önemine işaret etti.

O TASARI KONUŞULDU

Her iki kurumun üst düzeyde gerçekleşen buluşmasında sektör gündemini meşgul eden, “Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” da gündeme geldi. UZZK Başkanı Tibet bu konuda tüm sektörün ortak tepki verdiğini ve oldu-bittiye getirilmek istenen tasarının birkaç gün içinde yapılan görüşmelerden sonra alt komisyona devrinin sağlandığını hatırlattı. Konsey Başkanı bu mücadelede emeği geçen ilgili milletvekillerine teşekkür etti. Tibet ayrıca konuyla ilgili olarak, “Henüz tehlike geçmedi” dedi.

KONU PARTİLER ÜSTÜ

Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı ise konuya en başından beri partiler üstü bir mesele olarak baktıklarını vurgulayarak o çizgide haklı tepkilerini dile getirdiklerini vurguladı.

UZZK’DA YENİ DÖNEM

Konseyde yeni oluşturulan icra direktörlüğü masası ile ilgili de açıklamada bulunan Konsey Başkanı, “İcra direktörlüğü Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’nin yapısında olan bir işleyiş… Biz oradaki modeli ülkemize uyarlamaya çalışıyoruz. Bu anlamda görev süresi dolan kurucu başkanımız Mustafa Tan’ı bu göreve getirdik. Bu modeli öneren benim. Yönetim Kurulu’nda kabul gördü. Konseyimiz etkinliğini artırmayı hedefliyor. Bizdekine benzer bir modeli Ürdün de hayata geçirdi” diye konuştu.

TARIM BAKANI İLE GÖRÜŞTÜK

UZZK Yönetimi olarak yeni dönemde Tarım Bakanı Mehdi Eker tarafından kabul edildiklerini de aktaran Tibet, Tarım Bakanına sektörün sorunlarını aktardıklarını ve destek sözü aldıklarını söyledi.

SONRAKİ BULUŞMA DERNEK’TE

Görüşmenin ardından Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı ise UZZK Başkanı ve yönetim kurulunu dernek merkezine davet etti.

Zeytindostu’nun çağrısı yankı buldu

Zeytindostu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abidin Tatlı’nın geçtiğimiz cumartesi günü yaptığı açıklamayla kamuoyunu Enerji Piyasası Kanunu’nda yapılacak değişiklikle zeytinlikleri sanayi yatırımlarına açık hale getirecek yasa tasarısına tepki vermeye çağırmıştı.Basın kuruluşlarının “seferberlik çağrısı” olarak gördüğü açıklama adeta sektöre öncülük etti. Ulusal Basında geniş yer bulan çağrıya sosyal medyadan da olumlu tepkiler geldi.

Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı, bugün öğlene sonra Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmesi beklenen tasarıyla zeytinliklerin büyük kayba uğrayacağını dile getirmiş, bu gelişmeyi sonun başlangısı olarak görmüştü…

Tatlı’nın çağrısı ulusal basında büyük görülürken gazeteler gelişmeyi “Zeytindostu’nda kamuoyuna ve Başbakan’a büyük çağrı olarak gördü.

 

Zeytindostu’ndan kamuoyuna çağrı

Enerji Bakanlığı’nın hazırladığı, zeytinlik alanlara enerji yatırımı yapılmasının önünü açan kanun tasarısı TBMM’ye gönderildi. Tasarının zeytinliklerde kayba sebep olacağını dile getiren Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı, “Tasarı Meclis’te onaylanırsa sektör için sonun başlangıcı olur, ilgili bakanlıkları sağduyuya davet ediyoruz” dedi.

Bakanlar Kurulu tarafından imzalanan ‘Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’ Başbakanlık tarafından TBMM’ye gönderildi. Tasarı ile zeytin bahçeleri enerji yatırımlarına açılırken, tasarının kısa sürede görüşülmesi bekleniyor.

ÇEVRESEL ETKİLERİ DE VAR

Yasa tasarısının zeytincilik faaliyetleri açısından zeytinlik alanların kaybı anlamına geldiğini vurgulayan Zeytindostu Derneği Başkanı Abidin Tatlı, yasa teklifinin sektörün enerjisini azaltacağını söyledi. Tasarının yasalaşması durumunda çevresel bir takım olumsuzlukların da yaşanacağını dile getiren Tatlı, “Karşı karşıya olduğumuz risk; 30-35 yıllık verime kalkmış zeytinliklerin kaybolması ve yakınlarındaki diğer zeytinliklerin de, çevresel faktörlerin değişmesi nedeniyle verim kayıplarına uğraması anlamına gelmektedir. Ayrıca ardından çıkabilecek benzer kanunlara da emsal oluşturacaktır. Zeytinliğimize göz dikecek, tüm beklentiler hızla kanunlaşabilecek ortam oluşacaktır. Tabi ki biz dernek olarak bu tasarının karşısındayız” diye konuştu.

DÜNYA LİDERLİĞİNE OYNARKEN, SONUN BAŞLANGICI OLUR

Tasarının bir şekilde yasalaşması halinde, zeytinlik alanların hızla sanayileşme tehlikesi ile karşı karşıya kalacağını vurgulayan Tatlı, bu durumun zeytincilik sektörümüz için sonun başlangıcı olacağını söyledi. Tatlı önceki yıllarda da zeytinlik sahaları tehdit eden girişimlerin olduğuna ancak yanlıştan bir şekilde dönüldüğünü de hatırlattı. Zeytindostu Derneği Başkanı açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

Sektörün tüm bileşenlerinin bu tasarının karşısında olduğu kanaatindeyiz. Sektör olarak dünya liderliğine oynamayı hedeflerken bu tür alan kayıpları ciddi pazar kayıplarını da beraberinde getirecektir. Sayın Başbakan’ın, Sayın Gıda tarım ve Hayvancılık Bakanı’nın, Sayın Enerji Bakanı’nın bu yasayı kabul edilmemesi konusunda sağduyuya davet ediyorum. Bakanlık nezdinde bir girişimimiz olacak. Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarımızla bu konuyu görüşüyoruz. Tasarının yasalaşmasını engellemek için gerek bakanlıklar nezdinde gerekse sektörün diğer aktörleri ile gerekli görüşmeleri yapmayı başladık ve devam edeceğiz. Bizler sektörün en güçlü STK’sının üyeleri olarak bu gelişmeyi tabi ki endişeyle karşılamaktayız. Yüzlerce yıllık zeytinliklerin vatanı olan ülkemizin bu değerini koruma noktasında sektörde hepimize sorumluluk düştüğü kanaatindeyiz. Umuyoruz ki bu tasarı meclisten geçmeyecektir.

KORUYUCU MADDE ORTADAN KALKIYOR

Mevcut yasada ilgili madde; “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Bu alanlarda yapılacak zeytinyağı fabrikaları ile küçük ölçekli tarımsal sanayi işletmeleri yapımı ve işletilmesi Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın iznine bağlıdır” şeklindeyken, Meclis’e gönderilen tasarıda ise enerji ve maden işletmeleri, doğal gaz, petrol işletmeleri gibi kimyevi madde salınımı yapan tesislerin kurulmasına şekilde izin verilebilecek.