3

Akdeni diyeti

AKDENİZ DİYETİ
Akdeniz ülkelerinde diğer ülkelere göre özellikle kalp damar sağlığı açısından problem yaratabilecek tansiyon, inme, felç ve bazı kanser türlerine daha az rastlanıyor. Bunun da büyük ölçüde, bu bölgede yaşayan insanların beslenme tarzından ileri geldiği düşünülüyor. Küçük bir araştırma yaptığımızda; İtalya ile Fransa’nın bazı bölgeleri, Lübnan, Fas, Portekiz, İspanya, Suriye, Tunus ve Türkiye’nin Akdeniz tipi beslenen ülkeler arasında olduğunu görüyoruz. Akdeniz diyeti denince, daha sağlıklı, daha az işlenmiş yiyeceklerin yendiği, daha doğal bir yeme şekli anlıyoruz aslında. Tahıl, mevsiminde taze meyve-sebze, beyaz et, özellikle balık ve zeytinyağı ağırlıklı bir beslenme şeklidir. Akdeniz diyetinin yağı zeytinyağıdır. Yağlar beslenmemizin en temel yiyeceklerinden biridir. Günlük beslenmemizde %25-%30 arasında zeytinyağı tüketmemiz gerekir.
Avrupa Birliği’nin yaptığı bir bilimsel araştırma birlik içindeki insanların sağlık açısından en avantajlı olanların Girit Adası’nda yaşadığını tespit etmiştir. Örnek olarak Finlandiya halkı ile Girit Adası’nda yaşayan halk, kalp-damar hastalıkları açısından karşılaştırıldı. Her iki yerde kişi başına tüketilen yıllık yağ miktarı aynı ama kaynakları ayrı. Finlandiyalı tereyağı, yağlı süt, peynir, krema, kaymak, margarin, zeytinyağı dışındaki diğer sıvı yağları ve yağlı et çok tüketiyor. Yani yağ kaynaklarının büyük bir kısmı hayvansal. Buna karşılık Giritli yüzde yüze yakın bir oranda zeytinyağı tüketiyor. Hayvansal yağ kaynakları az ve sadece yoğurt, beyaz peynir ve keçi peyniri. Demek ki tüketilen yağ miktarında bir fark yok, buna karşılık yağın cinsinde büyük fark var. Biri hayvansal menşeli, diğeri sadece zeytinyağıdır. Sağlık açısından araştırmada sansasyonel bir netice ortaya çıkıyor. Finlandiya’da ölen yüz kişinin yarısının ölüm sebebi kalp-damar hastalıkları, buna karşılık aynı hastalıklar sebebiyle ölen Giritlilerin oranı yüzde üç ile beş arasında. Bunun da en büyük sebebi, zeytinyağı kalbe şifa verirken, hayvansal yağlar kalp-damar hastalıklarına neden olmaktadır.
Zeytinyağının çok kullanıldığı Güney Avrupa bölgelerinde (Akdeniz) kalp-damar hastalıklarına Orta ve Kuzey Avrupa ülkelerine göre daha az rastlanmaktadır. Zeytinyağının tek başına ve en çok tüketildiği Girit Adası’nda ise aynı hastalıklar diğer Akdeniz bölgelerine göre daha düşük oranda görülmektedir.

1